30 Ocak 2015 Cuma

1 saat uykuyla 3 saat Kış Uykusu



Gururumuz büyük insan Nuri Bilge Ceylan'ın Kış Uykusu'nu izleyeli epey oldu, ama ne izleme.Gecesi moralim çok bozuktu sağa dön sola dön uyku tutmadı, ama plan önceden yapılmıştı, her zaman ayıracak bir 3 saati de bulamam diye filmi izlemeye gittim inatla.Beklentim çok yüksekti, ama film boyunca nabzım normal seyrindeydi, konuşma metinleri uzundu filmin ilerleyişi mıymıydı, bende uyku da hat safhadaydı, yerimde başkası olsa uyurdu ama ben direndim.Belki de bu direniş hayrıma değildi, elektrik alamadım zira filmden.Ancak Haluk Bilginer çok iyiydi, otelin içinde dahi o kabanla durdu ya soğuksa demek:) .Kadınların kıyafetleri de hiç güzel değildi, ne bileyim şöyle biraz daha iç açsaydı, iyiydi..:):):) Ben sanırsam filmlerde kadınlar ne giymiş ne takmış peşindeyim:)

Bu arada filmi bir de 2 saat uykuyla izlemek lazım bakalım o zaman ne olur:)

Gerisi beyazperde.com'dan=

Aydın emekli bir tiyatrocudur; oyunculuğu bıraktıktan sonra Kapadokya'ya babasından yadigar kalan butik oteli işletmek için geri döner. Aydın o günden sonra başlayan kış uykusu bu gözlerden ırak otelin içerisindeki gündelikleriyle, kah yerel bir gazeteye köşe yazıları yazarak kah her zaman niyetlendiği ancak bir türlü başlayamadığı tiyatro tarihi kitabını yazmayı düşünerek geçer. Tüm bu süreçte hayatında iki kadın vardır: Kendisine her anlamda uzak ve soğuk davranan genç karısı Nihal ve boşandıktan sonra yanlarına taşınan kız kardeşi Necla... Kışın bastırması ve artan kar yağışı bu küçük taşrada en çok Aydın'ın sinirlerine dokunur ve onu uzaklara gitmeye teşvik eder... 

Türk sinemasının Cannes tescilli, bol ödüllü yönetmeni Nuri Bilge Ceylan'ın Bir Zamanlar Anadolu'da filminden sonra hayata geçirdiği ve Cannes'da büyük ödül Altın Palmiye'ye layık görülen son filmi olan Kış Uykusu'nun başrolünde Haluk Bilginer yer alırken kadroda kendisine Demet Akbağ, Melisa Sözen, Ayberk Pekcan, Serhat Kılıç, Tamer Levent, Nejat İşler ve Nadir Sarıbacak eşlik ediyor. 

27 Ocak 2015 Salı

Bir Delinin Güncesi/Gogol


Ben kim Gogol'un kitabını beğenmemek kim ama beğenmedim be kardeşim, bu arada Dostoyevski'nin "Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık " sözüne muhatap Palto öyküsü de bu kitapta, ben bu sözü duyduğumda ne kadar farklı algılamıştım, Gogol'un bir paltosu var da falan filan cahillik işte:)

Kitabı jet hızıyla okudum belki ondan yoksa Gogol suçsuz bu ilişkide:) Esas deli de bensem demek ki:)

26 Ocak 2015 Pazartesi

Aynı dinden olanlar bile birbirini katlediyor/Buket Uzuner


Sevgili Buket Uzuner 'in bir gazetenin kitap ekindeki röportajından çekmişim bu fotoğrafı. Şimdi bloga yazı yazarken gördüm bunu, okuduğumda ne kadar da haklı demiştim, sizlerle de paylaşmak istedim..Sadece "can hakkına göre eşit muamele görülen" bir dünya özlemindeyiz yalan yok..

23 Ocak 2015 Cuma

Okuyup Gördüklerimden (7)


İzmit'ten Gölcük'e geçerken deniz manzarasını seviyorum, sahili de bayağı güzelleştirdiler..


Kedi bizden iyi..


Güllüoğlu'nun kepekli poğaçalarına hastayım..


                                                                     #şiirsokakta


Ne şeker bir ağaç


Beni kızdırmayın:) Çünkü ben kızınca aynen böyle olurum.


Kadın Dedektif Julia kitabında siyah beyaza ne de güzel sokmuş lafı.



Ata'mı kızdırmayın, akıllı olun lütfen.


Muhtemelen gazetelerin birinin kitap ekinden almışımdır, hatırlayan varsa söylesin, yazar adaylarına jestim olsun, okuyun koçum okuyun.


Bu şeklin karda yürüyerek çizildiğine şaşıyor insan tabii.Bu arada ben telefonda çektiğim fotoları bilgisayara atınca oradan da bloga atınca neden bu fotoda olduğu gibi yatay foto dikey hale geliyor ve ne yapsam düzelmiyor?


O mascara sürülürken o ağız illaki açılacak...


Kötü koku karşısında ben


Son durumum....


İzmit'imin pişmaniyesine hastayım.


Yitik Ülke yayınlarından çıkan Yitik Öykü kitabında benim de tweet öykülerim var, okuyanınız var mı?


Ha ha ha akşam ben de bakayım haberlere belki rastlarım birilerinin haberlerine:)


Kıymetimiz biline


BİM''in su böreği yufkasını sigara böreği yufkası diye aldımdı yanlışlıkla, iyi ki de almışım, yapar dururum..


Farkımız yok tamam mı?


Hahaha Emine Supçin'den editörlere  çakış..


Yazarlar arasında ne güzel bir etkinlik.



Komşuda pişti ben yedim canım aşurelerim.


Uyurken ben..


Kocam kızarttı biz yedik.


Ben hiç anne dayağı yemedim, lezzetinden bihaberim..


Nankörüz


Amannnnn




UNUTMA

Öleceğimiz son günden bugüne bir perspektifle bakacak olsaydık,kararlarımız çok farklı olurdu.(Leadbeater)