31 Ağustos 2010 Salı

Belirtisiz sığır tamlaması

Bu akşamki Geniş aile dizisinde söyledi bunu Cevo Ulv i' ye..

Ayy birden çok komik geldi, neremle güleceğimi bilemedim sayın okur..Ahahahahhah

Sonradan notu=Ayolll bunu Cevo söylememiş ki, içimde bir şüphe vardı zati yazarkene..Sahurda hane halkından teyit ettireyim dedim.Meğer Cevo' nun kardeşi Zekai Kirişçi söylemiş bunu atdünyasından pardon atpazarından Kütük adlı arkadaşına..Sorrry..

Sizin içinize de Britney kaçıyor mu bazen?

"Britney, kendi zevkleri için gerekirse zaman yaratır, ama iş çocuklarıyla ilgilenmeye gelince, 10 dakikada yorulduğunu söylemeye başlar.Ayrıca sinirini de çocuklarından çıkarır.Onlara stres topu gibi davranır."  demiş Britney Spears' ın çocuklarının eski dadısı..

Bazen olmuyor değil bana sorarsanız, toplamaya çalışıyorum hemen..Kışılıyorum kısaca içime kaçan Britney'i:)

Oruç susuzluğu dilime ne doladı

İşte bu şarkıyı=

Susadım çeşmeye varmaz olaydım

Elinden bir tas su içmez olaydım

Dırıdırınımmmmm

İçmez olaydımmmmmmm

Haaaa "Su gelir güldür güldür gel de yar beni güldür' türküsü niye dolanmadı acep derseniz, o türkü biraz oynak bilin mi! Şimdi oynamak filan icap edebülür..Halim yok, o bakımdan..

27 Ağustos 2010 Cuma

SARU Organikten gelen ürünlerim


Sevgili SARU' cum dan gelen ürünlerimi gururla paylaşırım.Ve benim organik ürün yolculuğuma büyük bir ivme kazandırdıkları için de müteşekkirim kendilerine..

Şimdi ilk resim olarak niye kapalı kutuyu koydum?

Kutunun üzerinde yazan yazıya dikkat çekmek için tabi efendimm..

İYİ YERYÜZÜ VATANDAŞI yazıyor...Ne kadar hoş değil mi?


Aşağıda sağda yeşil renkli olan SARU' nun ORGANİK YAŞAM PASAPORTU...Pasaportun bitiş tarihine dikkat=

Küresel ısının +2 C derece artması

Pasaportun yeri ise=Türk doğal hayatı


Üstte ürün numunelerim var..


Kutudaki doğallığa bittim..Kutunun içini boşalttım ama kendisi duruyor, ara ara bakıp, doğa görmüş gibi oluyorum şehrin hengamesinden çıkıp..

Ürün deneyimlerimi elbette paylaşacağım daha sonra..

SARU' cum online alışverişlerde de böyle doğal bir kutu ile mi yolluyorsun ürünleri?

Bu arada hediye kampanyamdan kazanan arkadaşların çoğuna ürün gitmiş, bayılmışlar sunumunuza..Teşekkür ederim ben de bu özen için...

Sevgili okur haydi hep beraber İYİ YERYÜZÜ VATANDAŞI olalım ha ne dersiniz?

24 Ağustos 2010 Salı

3. de uşak olcak anladık

Sevgili okurcan,bu gece rüyamda 3. veledi dünyaya getirdim..Ama nasıl bir velet yok böyle bir şey, güzel ötesi, kendim doğurdum diye demiyorum:), harbiden bilsem ki böyle doğacak vira bismillah gözünün yaşına bakmam..

İşin güzel yanı da rüyamda doğmuş halini görüyorum, sağolsunlar zahmetli kısmını es geçmişler, kanımca sahurdan sonra dalabildiğim kısa ana sığsın diye bu güzel rüya..

Ayy bir de obur ki uşağım..Bana bir bakışı var, o kımıl kımıl gözlerle resmen potansiyel süt makinası olarak görüyor beni..Yanaklar sadece emme hareketine endekslenmiş, pasa hareket ediyor.Ayy bu çocuk çok da kilolu, resmen bir obur Ali Paşa..Kanımca ana rahminde Allah ne verdiyse yemiş..

Kıssadan hisse belki kız olur ihtimali sıfırlanarak, 3. çocuk doğurma eylemi bertaraf edilecek, hemi de ivedi..

Çekemem 3. bir gelini..


23 Ağustos 2010 Pazartesi

'Aşık olmayı başaramıyorum!' muşşş

Haşmetim Babaoğlum, bugünki yazısının bir yerinde "Geçen gün işittim; genç bir kadın 'Aşık olmayı başaramıyorum!' diye yakınıyordu " diye yazmış..

Be kadın aşık olmanın senin başarınla alakası yok ki..Şöyle ki;

Onu görürsün ve birden için cızzzzzzzz eder.Ve artık her yerde onu görürsün, daha ziyade gözlerini..Var mı şimdi burda bir çaba? Yok dimi..Her şey anlık, tak takkkk..

Haaa birini tanıdıktan sonra da aşka dönüyomuş ilişki, ben bilmem orasını.Aşık oldun mu ilk görüşte olacan Agaaa..

Hiç bilmeyeceksin, baştan in midir cin midir? Karamanın koyunu sonra çıkacak oyunu..Belki tanıdıkça yerin dibine batırasın gelecek bu aşkı..Ama o ilk an var ya bunları kafandan uçuracak, sen de uçacaksın birlikte..

Taaa ki onun ne menem bir şey olduğunu görüp ayakların yere değene kadar..Artık ne çıkarsa bahtına...Gönül bu ota da konuyor m.ka daaa maalesef

Dua et ki Mevla iyiye denk getire..Yoksa yandın, hemi de Marmara çırası gibi....

Metalvemorinek' ten gelen hediyelerim

Sevgili Metalvemorinek bloğunun 100. izleyicisine cici hediyeleri vardı..O 100. izleyici de bendim efendimm..Hediyelerim geldi, çok ciciler..


Paketin üzerindeki çiçeğe dikkat, Harika yapılmış, eli çok düzgün arkadaşımın..Ben de bayılırım bu çiçeğe, hep yapmak istedim yapamadım, şimdi yapılmışı var..Emeğine sağlık, çok teşekkürler arkadaşım..


Hediyeleri ayrı ayrı özenle paketlenmiş, ayrıca hediyeleri gecikmeli gönderdiği için bir de özür hediyeleri eklemiş Metalve morinek..Çok zarifffff..



Canım üstteki resmi senin blogdan aşırdım, sen resim çekmede çok iyisin..



Bu üsttekiler özür hediyesii..İkisi de çok şeker, hele anahtarlığa bittim..

Bloğunu incelerseniz harika bluz süslemeleri de yapıyor..

Tekrar teşekkürler efendimm..

20 Ağustos 2010 Cuma

SARU ORGANİK çekiliş sonuçları

Arkadaşlar SARU ORGANİK çeklişi sonuçları aşağıdadır..

Kazananlar SARU ORGANİK tarafından belirlenmiştir..

Bu güzel kampanya için SARU ORGANİK' e çok teşekkür ederim..Bu arada kazananlara sürprizimiz var, 125 ml. lik yerine 280 ml.lik ürün gidecek kendilerine..Bilgilerinizi en kısa sürede bana atarsanız, firmaya bildireceğim...Güle güle kullanmanızı, ayrıca Organik ürün farkından mennun kalmanızı dilerim..

 -Duygu Ekici

-Vildan Yanmaz

-Ayşenur Erek

-Zeynep Efe

-Dilek Aygün

19 Ağustos 2010 Perşembe

Yalnız ve güzel ülkeme hediye edecek bir eserim bile yok..

Yaş eskinin hesabıyla yolun yarısını neredeyse 4,5 yıl geçmiş, yeninin hesabına göre ise yarısına yarım var..

Ve yalnız ve güzel ülkeme hediye edecek bir eserimin bile olmaması her geçen yıl daha çok koyuyor...Üzgünüm vesselam..

Alışveriş yapma yetimi kaybettim hükümsüzdür:)

Bir zamanlar bağdan boşanmış gibi hurra alışveriş yapan ben, şimdilerde alışverişsizlikten sarardım soldum sevgili okur..

Vaktiyle İstanbul' da bir seminerdeykene kaldığımız eğitim merkezinin koridorunda boy aynasında pasa aldığım kıyafetleri deneyen bana, başka bir seminerin katılımcısı melul melul bakıyordu..

-Hayırdır bacım dedim, ne iş bakakaldın..

-Yaa size nasıl imreniyorum bilseniz, dedi.

-Niyekine? dedim.

-Ne güzel sürekli alışveriş yapıyorsunuz.

-Sen kusur mu kaldın? dedim.

-Ahh bir süredir alışveriş yapamıyorum, kaybettim o yetimi..Canım fena sıkkın.

_Geçmiş olsun, Allah kurtarsın zor, dedim.

Eşini arayıp anlatmış durumu,demiş böyleyken böyle..Eşi de

-Aman tezelden doktora git, sen ki alışveriş yapamıyorsun, kesin mühim bir rahatsızlığın var..

İşte böyle canlar..Şimdi o muzdarip bayanı çok iyi anlıyorum..

Bari ben de eşimi arayıp anlatim durumu bakalım ne buyurur?

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Hurma&Çikolata birlikteliği=Vakko hurmalı çikolata




İsviçre'de Vakko için hazırlanan özel formülle 'Cennet Nimeti' olarak anılan en iyi hurmaları bir araya getiren Vakko Chocolate, Ramazan ayı boyunca 'Hurmalı çikolata' ile benzersiz bir lezzeti daha müşterilerinin beğenisine sunuyor.


Efendimm, benim gibi bir yandan hurma bir yandan da çikolata tutkunuysanız bu lezzete bayılacaksınız.

Hurması ayrı güzel, çikolatası ayrı.Hele ikisinin birlikteliği iftar sofralarında oruç açma eylemine zarafet katıyor..

Misafirlerinizin gönlünü iftar sofralarında daha oruç açma aşamasında fethedeceksiniz Vakko hurmalı çikolata ile..

Kalite bu olsa gerek, çikolatası hiç erimeden geldi, üstelik pakette sıcaktan koruyucu falan da yoktu..

Kutusu da öyle zarif, öyle kaliteli ki, atmaya kıyamazsın:) Nitekim atmadım ben de yüzüklerimi koyup takı kutusu yapacağım..

Bu muhteşem tadı bize sunduğu için Vakko teşekkürü hakediyor..

Sınırlı miktarda, Ramazan ayına özel olarak hazırlanan Vakko Hurmalı Çikolatalar olarak Vakko Akmerkez, Vakko Kanyon, Vakko Atatürk Havalimanı (ATÜ), Vakko Suadiye, Vakko Ankara, Vakko İzmir, Vakko Galeria ile Vakko Chocolate İstinye’de lezzet tutkunlarını bekliyor.

Saru Organik hediye kampanyam için bugün son acele edin:)

19.08.2010 24:00' a kadar katılabilirsiniz

Katılmak için buraya tık 

Şişmanlık, bastırılmış yardım talebidir

Yeme bozukluklarına karşı agresif ve ağır disiplinler geliştirmekten yana değilim. (Bunu sevdim netekim ben de)

En önemlisi kişinin kendini sorgulama bilincini geliştirmesi, niçin öyle tıka basa yediğini merak etmesi. Kişi neden o tuzu ektiğini, o çikolatadan vazgeçemediğini kendi kendine sormalı ve yanıtını kendi içinden çıkarmalı. (Koçum (yaşam koçusunuz ya o bakımdan) sormayı geçtim bak yine canım çikolata çekti, bu gidişle benim göbiş de bağımsızlığını ilan eder derim ben)

Yiyerek aslında hangi duygularını bastırdığını, hangi eksikliklerini tamamlamaya çalıştığını bulmalı.

Aşırı kilo büyük bir kızgınlığın belirtisi olabilir. (Yav ben o zaman neye büyük kızdım ki?Allah Allah)

Kişi kendi içinde duygusal patlamalar yaşarken, bunları dışa vuramıyorsa bu aşırı kilo olarak karşısına çıkabilir.(Hımmm bu olabilir duygusal patlakımı bulmalıyım

En önemlisi, aşırı yemek ilk bakışta bastırılmış bir yardım talebi gibi dururken, aslında her türlü yardım önerisini reddetmenin bir biçimi de olabilir.(Bundan kelli bütün yardım önerilerine açığım:) red yok)

Osho terapisti, insan mühendisi ve yaşam koçu Canan Yolaç demiş bunları..İşin şakası bir yana ne güzel demiş dimi?

Haber:http://www.haberturk.com/saglik/haber/531075-asiri-kilo-ofke-belirtisi-olabilir

17 Ağustos 2010 Salı

Soru=Delilik parayla mıdır?

Elcevap=Yok bedavadır..

Hımmmmm, o nedenle taliplisi çok diyosunnnnnnnn:)

Yeni Kanaat Önderleri: Blog Yazarları

Yıllar süren çalışmalarla ürettiğiniz ürün bir anda yerle bir edilebilir. Hem de sadece 140 karakterle. Türkiye’de de internet bloglarını ve sosyal medyanın diğer araçlarını reklam ve pazarlama stratejilerine ekleyen şirketlerin sayısı hızla artıyor. Ama bu yeni dünyada, strateji ve planlamanın dışında bir yetenek daha gerektiriyor: Cesaret.


Mart ayında Silikon Vadisi yakınlarındaki bir barda bir doğum günü kutlaması oldu. Gray Powell adlı bir Apple mühendisi 27 yaşına giriyordu ve arkadaşları onun için sürpriz bir parti hazırlamıştı. Doğum günü çocuğu için bol kahkahalı geçen gecenin ardından gelen sabah biraz karanlık oldu çünkü Powell henüz piyasaya sürülmeyen ve özellikleri sır gibi saklanan iPhone 4’ün ilk prototiplerinden birini barda unutmuştu. Prototiple ilgili bütün detaylar ertesi gün Gizmodo.com’un bloglarında herkesle paylaşıldı. Birkaç ay sonraki ürün lansmanında Apple CEO’su Steve Jobs’a anlatacak bir şey kalmamıştı. Ama Powell’ın ne işine son verildi ne de hayatı karardı. Sonraki tartışmalarda bu olayın da Apple’ın sırrına erilemeyen ve hızına yetişilemeyen reklam ve pazarlama stratejisinin bir parçası olduğu söylendi.

Haberi burada okudum..


Devamı Bloomberg Businessweek Türkiye'nin Son Sayısındaymış..
 
Merak ettim alıp okumalı..
 

Bence de Horrrrrr! ve de Horrrrrrrrrrr!



3 nesil HORLUYORRRRR!

Dördüncüsü ben olayım!

Niye?

Akşamdan kaldım da abi?

Sıcaklar uyutmuyor malumun:)

16 Ağustos 2010 Pazartesi

Ayşenur Yazıcı' dan Acil Cilt Bakım rehberini PDF formatında isteyen?


NOT=Artık Ayşenur Yazıcı'ya mail atmanıza gerek yok http://www.aysenuryazici.com/ sitesine tıklayınca açılan sayfadan rehberi indirebilirsiniz.

Sevgili Ayşenur Yazıcı ' yı ekranlardan tanırdım zaten..Geçenlerde Twitterda da ekledim kendilerini..

Sonra efendim,  Ayşenur Hanım Soğuk çorba tarifi tweet etmişti.Tarifte ölçüler yok idi.

Bende reply edip, keşke ölçüleri de yazsaydınız dedim.Amanınnnnn anında cevap dönmesin mi? Ne yalan söyleyim Follower olduğum diğer ünlülere de zaman zaman bir şey yazarım ama hiç cevap dönen olmaz lütfedip de..

İşte Ayşenur Yazıcı oracıkta gönlümü fethetti, o gün bugün takip ediyorum Tweetlerini..

Sonra  Twetterında Tekin Acar mağazaları için yazmış olduğu Acil Cilt Bakım rehberini PDF formatında isteyenlere yollayacağını okuyunca istedim, hemen yolladı.Bu rehberi daha önce de okumuştum, çok güzel bilgiler var..Şu an halen veriyor mu bilmiyorum ama denemenizde fayda var derim..https://twitter.com/aysenuryazici

Ayrıca  Ayşenur Yazıcı tarafından ww.aysenuryazici.com adresinde güzellik bölümünde de bir sürü yeni bilgi ekleniyor her hafta deneyimlediği ürünlerin sonuçlarını yazıyor.Bir ara takip ederdim, devam şimdi takibe yeniden..

Velhasılı kelam, bu mütevazi ünlüyü ben çok ama çok sevdim..

Mütevazi olsun bir insan canımı alsın....

14 Ağustos 2010 Cumartesi

Benim şeftalim sensin tatlım

Anne:

-Yavrum şeftali ister misin? der.

Çocuk anneye yaklaşır yanağına bir öpücük kondurur ve:

-Benim şeftalim sensin tatlım, der.

Annenin nutku tutulur..Yok, hayır buna eş sevgi yok, olamaz diye düşünür.Şükreder aslında hiç doğurmak istemediği bu dünya güzeli şeyi iyi ki doğurduğu için..

Şeftali ben, puhahah pardon Reyhane...

NOT=Tam bu yazı kayda girdiğinde, çocuk gelir, hiç bir şey demeden annenin eline öpücükleri kondurur ve gider..

Eline sessizce öpücük kondurulan anne de ben, Reyhane:)

TREND'E giden yolu biliyor musun?



Şimdi sen şöööyle bir tıkla Trendine uygun bir alışveriş imkanı sunulsun istiyorsun diyelim..Ama yok, bulamadın..

Ben sana yardımcı olayım istersen..

Bana teşekkür edeceksin, yok böylesi diyeceksin..Şimdiye kadar nasıl da farketmemişim diyeceksin..

Bu ayrıcalıklı alışveriş imkanını daha nerede bulacaksın ki zaten?

Sana sürekli seçkin markalar, özel fiyatlar sunulacak üstelik..

İşte o  TRENDYOL' un ta kendisi...İncele bak bana hak vereceksin..İstersen davet de yollarım sana, ne dersin ha?

13 Ağustos 2010 Cuma

Kimyasallar, erkekleri kadınsılaştırıyor mu?

SARU Organikle tanışalı organik ürünler nedir? Kimyasal ürünler nedir? Bize fayda- zararı nedir araştırır oldum.


SARU' dan söz etmişken Bloğumda SARU' nun harika bir ürününden de hediye etmekten geri kalmadığımızı hatırlatmak isterim.Hem de 5 kişiye..Aşağıdaki yazıyı okuyunca hediye çekilişine katılmamak için kendinizi zor tutacaksınız, tutmayın katılın:)Katılmak için buraya

Hem erkeklere hem de kadınlara kötü haber..


Bakımlı erkekler için kullanılan 'metroseksüel' tabirinden sonra yeni ve daha çok tartışılacak bir kavramla karşı karşıyayız: Femisation... Erkeklerin kimyasallar sebebiyle kadınsılaşması demek. Yaklaşık 20 yıldır insanlar ve hayvanlar üzerinde araştırmalar yapan İngiliz Chem Trust Vakfı, kimyasalların cinsiyet kargaşasına yol açtığını açıkladı.

Elde edilen bulgular, şampuandan tıraş jeline, makyaj malzemelerinden sentetik kumaşlara kadar birçok ürünün cinsiyetlerde karmaşaya sebep olduğu şüphesini uyandırıyor.

Zaman Cumartesi'de yer alan habere göre, metroseksüel olmak son yılların en çok konuşulan konularından biri. Bakımlı erkekler için kullanılan bu tabirden sonra daha çok tartışılacak bir kavramla karşı karşıyayız: Femisation, yani erkeklerin kimyasallar sebebiyle kadınsılaşması. Tam tersi durumu ifade eden bir kelime daha var: Masculinisation, yani kimyasallar sebebiyle kadınların erkeksileşmesi. Ama konumuz bu kavramlar değil.

Hem erkeklere hem de kadınlara kötü bir haberimiz var: Yaklaşık 20 yıldır kimyasalların insan ve hayvanlar üzerindeki etkisini araştıran İngiliz Chem Trust Vakfı internet sitesinde yayınladığı raporla, kimyasalların cinsiyet kargaşasına yol açtığını açıkladı. WWF, Greenpeace gibi uluslararası örgütlerin ve İngiltere'den birçok hayırseverin maddi destek sağladığı vakfın elde ettiği bulgular şampuandan tıraş jeline, makyaj malzemelerinden sentetik kumaşlara kadar günlük hayatta çok sık kullanılan ürünlerdeki kimyasalların cinsiyetlerde karmaşaya sebep olduğunu tespit etmiş.

Son yıllarda erkek bebek sayısının azalmasının sebebi de kimyasallara bağlanıyor. Çünkü erkek bebekler, anne karnındayken çevre kirliliğinden kız bebeklere göre daha çok etkileniyor. Erkek bebeklerin sağlıklı doğum şansı kızlara göre daha az. Fakat kız ya da erkek fark etmiyor; yeni nesil anne adaylarının çok sayıda düşük yapmasının sebebi de bu kimyasallar.

Doğum oranının düşüklüğü yalnızca yoğun kimyasallara maruz kalan modern insanların problemi değil. Kuşlar ve balıklar da bundan muzdarip. Onlarda da doğurganlık oranı azaldığı gibi, yeni nesil kuş ve balıklarda cinsiyet karmaşası var. Dişilik özellikleri gösteren erkek balıklar veya erkeklik özelliği gösteren dişi kuşlar gibi... Tıpta buna hermafrodit yani ara cinsiyet formu deniyor.

Bilim adamlarının 1990'lardan beri yaptığı bu çalışmalar gösteriyor ki, hayatımıza giren kimyasallar, hava ve su kirliliği, kanser, davranış bozukluğu ve kadınlarda düşük yapmaya sebep oluyor.

Üreme sağlığını olumsuz etkileyen kimyasallar erkeklerde sperm sayısını, kadınlarda yumurtlama oranını azaltıyor. Şampuanlardan kozmetiklere, deterjanlardan sentetik halılara, su geçirmeyen ve leke tutmayan kumaşlardan bilgisayar ve TV'lere kadar kimyasalların olduğu her türlü obje, insan sağlığını işte böyle olumsuz etkiliyor. Hayatımızı kolaylaştırmak, yaşam kalitemizi artırmak için çıkan ürünlerin bize yine de bir katkısı var; ama hiçbir şeyden haberi olmayan canlıları olumsuz etkilemesi daha da korkutucu. Çünkü Avrupa'da büyük kentlerin içinden geçen nehirlerde yaşayan canlılarda femisation ve masculinisation vakalarına çok sık rastlanıyor.

Peki çözüm nedir? Temizlikten kozmetiğe kadar hayatımızda daha az kimyasala yer vermek, yediklerimize ve içtiklerimize dikkat etmek, çevre temizliği konusunda da gerçekten duyarlı olmak gerekiyor.

Kadınlar da büyük tehlike altında

Doç. Dr. Selçuk Dağdelen (Hacettepe Üniversitesi Endokrinoloji Bölümü)

"Kimyasalların oluşturduğu sinsi bir çevre felaketi yaşadığımız gerçek! Şöyle ki, cinsiyet genlerle tayin edilir. Dolayısıyla anne karnına düşüldüğü anda belirli bir cinsiyet şifresi genlerde vardır. Ancak cenin büyürken, hem dişi hem de erkeklik organ taslaklarına sahiptir. Doğuma kadar belli koşullar altında genlerinin belirlediği yönde bir cinsel olgunlaşma tamamlanır, böylece doğumda sağlıklı bir bebek, erkek ya da kız olarak doğar. Genlerin erkek veya dişi yönelimine rağmen, ceninin anne karnında maruz kaldığı bazı koşullarda bebek hem dişi hem de erkeklik organı taslaklarını birlikte olgunlaştırabilir ki; bu durumda doğacak bebek hermafrodittir. Suda yaşayan canlılar buna daha yatkındır. Saç boyası gibi bazı kozmetik ürünlerin, asıl kadın sağlığını tehdit ettiği, hatta saçlarda erken ve aşırı beyazlamaya dahi yol açtığı bilinmektedir."

Haber=http://www.haberturk.com/yasam/haber/135752-kimyasallar-erkekleri-kadinsilastiriyor-mu


10 Ağustos 2010 Salı

LAVA Lavanta Çiçeği İster misin?




Bu sıcak havaların canımıza okuduğu şu günlerde, hoş olmayan pek çok kokuyla haşır neşir oluyoruz değil mi?

İşte size fırsat, at çantana çıkar çıkar kokla kardeşim..

Misal ben bugün kokladım.Lavanta çiçeklerinin büyülü kokusu beni kendimden aldı.Ohh ohh sefam olsun..Yok böyle bir koku!

Sen de büyülenmek istersen kim bilir belki de yukarıdaki bi dolu LAVA sana gelecek.

Şimdilik hediye bir kişiye ama, azmin elinden uçanla kaçan kurtulur, çok katılım olsun çok kişiye verelim, sayı her an artabilir, sana bağlı..

LAVA' nın ambalajlı ürünlerinden satın almak isterseniz..www.garantialisveris.com/lava/ buradan bakabilirsiniz..

LAVA ile ilgili yazılarım devam edecek..

Katılım şartları=

1-Bloğuma izleyici oluyorsunuz.

2-En beğendiğiniz yazılarımdan birine yorum yazıyorsunuz,

3-Bloğu olanlar bloğunda, yoksa face sayfasında paylaşıyor.

4-Sonra paylaşım linkinizle yorum yazdığınız yazımın konu veya linkini bu yazının altına yorum olarak yazıyorsunuz..

Son katılım tarihi 28.08.2010 24:00

NOT=Saru Organik kampanyam devam ediyor,katılmak için buraya

Güneşte kalmış sakız gibi eriyip gideceğiz

Bu gidişle durum onu gösteriyor..

Hele dün biri Kasıma kadar sürecekmiş bu sıcaklar demez mi? Kalbim tekledi o an...

İmdat eyle Yarabbim..

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Bu kelebekte "EFSANE" sıfatı sırıtmamış



Meraklısını elbette unutmadık notusu=

Dünyanın en nadir kelebeklerinden biri olan ve 10 yıldır izine rastlanmadığı için yok olduğu düşünülen Mezopotamya Çokgözlü Kelebeği yıllar sonra Malatya'da bulundu. Doğa Koruma Merkezi adına gözlem yapan kelebek gözlemcileri Süleyman Ekşioğlu ve Didem Ambarlı 10 Temmuz'da Malatya'da efsane kelebeği fotoğrafladı. Uzmanlar, ilk olarak 1892 yılında keşfedilen bu nadir kelebeğin yaşadığı alanların ya tahrip olduğu ya da iklim değişikliği nedeniyle yok olduğundan korkuyordu.

5 Ağustos 2010 Perşembe

SARU ORGANİK' den hediye isteyen var mı?

SARU ORGANİK' ten bu yazımda bahsetmiştim arkadaşlar..Şimdi sıra size SARU' dan hediye vermeye geldi.

Sizlerden 5 kişiye fiyatı 42,00 TL olan 125ml Ciel D’azur Organik Aloe Vera Jel (%97.30 Aloe Vera) hediye gidecek.Facebook sayfasına 2 hafta içerisinde en çok üye getiren 2 kişiye ve bu kişilerin haricinde yarışmaya katılan 3 kişiye de çekilişle olmak üzere toplam 5 kişiye hediye var.Ürün detayı aşağıda..


Katılım şartları=

1-Bloğumu izlemeye alıyorsunuz.
2-Saru' nun sitesini inceliyorsunuz.
3-http://www.facebook.com/saruorganik?ref=ts grubuna katılıp arkadaşlarınıza davet yolluyorsunuz.
4-Kampanyayı bloğunuzda ya da Facebook profilinde paylaşıp, linkini buraya yorum olarak yazıyorsunuz.

19.08.2010 24:00' a kadar katılabilirsiniz.

Ürün detayları=

Aloe Vera Jel - %97.30 Aloe Vera Natif* içerir


Aloe Vera jeli yüzyıllardır yanıklar, kesikler, dermopati, yaralar, yarıklar ve burkulmalar için kullanılmıştır.

Aloe Vera cildin su ihtiyacını karşılar aynı zamanda cildin nemini korumasına da yardımcı olur.

Aloe Vera cildi besler, yeniler ve yaşlanmayla savaşır.

Özellikle güneş sonrası inanılmaz hidrasyon etkisi ile sağlıklı bronzlaşma sürecinde çok etkin güneş sonrası koruma sağlar.

Aloe Vera gözenekleri tıkayan ölü hücreleri temizler. İçerdiği çok sayıda besleyici element sayesinde yeni hücrelerin oluşumuna katkıda bulunur. Bu sayede; çatlaklara, doğum izlerine, karaciğer lekelerine ve kızarıklara karşı mücadele eder.

Aktif içerikler: Organik Aloe Vera Natif*, Organik limon esansiyel yağı.

*Natif: Direkt olarak taze hasatlardan elde edilmiştir.

Dikkat: Kapak açıldıktan sonra kullanım süresi 2 aydır. Her zaman yanınızda taşıyınız, mümkün olduğu anlarda (örneğin geceleri, evde bulunduğuz anlarda) buzdolabında saklayınız!

Ecocert SAS tarafından onaylanmış ekolojik ve organik kozmetik.
125ml.

Aloe Vera kuru, tropikal ülkelerde yetişen zambakgillere ait bir bitki türüdür. Bir yaprağı kestiğinizde uzun kıtlık dönemlerinde hayatta kalmasını sağlayan ve muazzam ölçüde tedavi edici zenginliği bulunan canlı bir öz bulursunuz.

Pur Aloé, organik yaprakların temininden bitmiş ürünlere kadar kendi sınırları içindeki bütün ürünleri kontrol eder. Bütün bu ağ Ecocert tarafından onaylanmıştır ve kontrol edilir. Jel ve suyu elde etmek için yapılan filtreleme işlemi Fransa’da yürütülür.

Elde edilen ürünler organik yetiştirme ve organik kozmetiğin özelliklerine uygun olarak ne ısıtılmış ne de ışın tedavisine maruz bırakılmıştır.

*Pur Aloé aynı zamanda kozmetiklerini Aloe Vera Natif (taze özüt) kullanarak üretir, bu nedenle yüksek oranda Aloe Veralı içeriğin güvencesini verir.

Renksiz ve saydam jeli etkileyici bir dizi farklı moleküller içerir; polisakaridler, tanenler,steroitler, organik asitler, vitaminler, mineraller ve hatta proteinler. Üretici ülkelerde geleneksel olarak yanıklara, güneş yanığına, sıyrıklara, böcek ısırmalarına, kesiklere,dermopatilere, yaralara, yarıklara ve burkulmalara karşı kullanılır.

Aloe Vera’nın yinelenen uygulamaları kaşıntıyı, yanıkları ve acıyı yatıştırır. İyileşmeyi hızlandırır ve anında bir serinleme etkisi yaratır.

Bilimsel araştırmalar Aloe Vera’nın yüksek oranda su içeriği sayesinde ciltte yüksek orandahidrasyon etkisini yarattığı sonucuna varmıştır.

Aloe Vera cildi besler, yeniler ve yaşlanmayla savaşır: Aloe Vera sudan çok daha kolay bir şekilde cilde nüfuz eder. Vitamin ve amino asit bakımından zenginliğinin sonucu olarak derimizi,alt derimizi beslemek ve kanın mikrosirkülasyonunu aktive etmek için kolayca üst deriden geçer. Böylece, yeni hücre oluşumunu hızlandırmış olur.

Protein ayrıştırıcı enzimleri sayesinde, Aloe Vera gözenekleri tıkayan ve cildi oksijensiz bırakan ölü hücreleri ortadan kaldırır. Ardından, barındırdığı pek çok besleyici unsur sayesinde yeni hücrelerin oluşumunu teşvik eder.

Aloe Vera cildi korur: Cildin normal pH değeri biraz asidiktir ve bu durum kendisine karşı savaşan mikroorganizma çeşitlerine karşı koymasını sağlar.

Aloe Vera cildin pH’ıyla olan dengeyi, çok benzer olan kendi pH’ı aracılığıyla korur. Mono- vepolisakarid ve amino asit içeriğine dayalı olarak aynı zamanda güçlü bir sıkılaştırıcıdır.Aloe’nin içinde yer alan polisakaridler yaşlılıkla savaşabilme gücünü açıklayabilir. Üst deriyi güçlendirerek, cildi gençleştirir ve deri böylece harici saldırılardan daha iyi korunmuş olur.

Bir Dondurma tutkunu benin Algida Çorlu Fabrikası Gezisi 3

Evet efendim bu yazı dizimin ilki için buraya, ikincisi için ise buraya alabilirim meraklısını..

Algida üretim bölümünden hijyen karşısında neredeyse küçük dilimizi yutaraktan ayrıldık.Frambuazlı dondurmalı pasta ve diğer dondurmaları tatmamız için hazırlanan bölüme geçtik.Burada bi dünya dondurma yedik.Frambuazlı dondurmalı pasta ise benden tam not aldı.



Sıra piknik alanında bizim için hazırlanan harika lezzetlere geldi.Her şey çok güzeldi ama ne yazık ki dondurma yemekten o güzelimleri yemeğe pek de yer kalmadı.Çoğunun tadına bakamadık bile..


Her güzel şey gibi Algida gezimiz de piknik sonrası toplu foto çekiminden sonra bitti, damağımızda dondurma tadı bırakarak..

Otobüsümüze bindikten sonra oğluşum uyudu, ben de biraz gazete okudum biraz uyudum.

Çorlu' ya giderken yolda bir trafo üzerine "Elif seni seviyorum" diye yazmıştı birisi. Aşağı inip, "tamam da hangi Elif?" diye yazmak da geçmedi değil içimden:)

Derken Kadıköy' de son durağımıza geldik.Otobüsten indikten sonra Algida bizim için  çok hoş bir sürpriz hazırlamıştı.


İşte bu da paketin içindeki muhteşem dondurmalarımız.






Oğluşla biraz Kadıköy' de dolaştıktan sonra evimize geldik.O sıcakta dondurmalarımız Algida' nın harika paketlemesi sonucu hiç erimemişti.Biz artık epey bir süre dondurma yiyemeyiz diyordum ama, Metemle ben eşim ve oğlumdan hiç de geri kalmadık.Çala kaışk yedik Şeftali Ziyafetini.Şeftali ziyafetini de çok beğendim ben, tavsiye ederim..

Ve o gün bugün de hergün en az bir algida yemezsek ailecek rahata eremiyoruz.

Her şey için tekrar teşekkürler Algida, Aylin Hanım, Cengiz Bey..Rüya gibi bir gezi bahşettiniz bize..İyi ki varsınız..

4 Ağustos 2010 Çarşamba

Shiseido' dan 1000 TL' lik ürünüm geldi, sefam olsun


İşte bu yavrular gelenler:)

Efendimm  Shiseido' nun geçtiğimiz aylarda bir hediye çekilişi oldu sitesinde..Ben de Shiseido Ürünlerinin satın alınması için birim fiyatı 1000 TL* (vergi dahil olarak) olan 1 adet Shiseido Hediye Kuponu kazananlar arasındaydım..

Seçtiğim ürünler bunlar...

 1-Shiseido Sun Protection Dudak Bakımı SPF 20
2- AEE.HAND NORISH.CR 100M
3- Shiseido Men Hydrating Lotion Yatıştırıcı Losyon (2 adet)
4- Shiseido Pureness Pore Purifying Warming Scrub ((2 adet)
5- Shiseido Refining Body Exfoliator (2 adet)
6- Shiseido Pureness Deep Cleansing (3 adet)
7-Shiseido Men Deep Cleansing Scrub Peeling
8-EXTR.GENT.SHMP.OILY
9-Pureness anti-shine

7 numara bir arkadaşıma hediye gidecek gerisini Allah nasip ederse ben kullanacağım..

Daha iyisi sizlerin olsun...

3 Ağustos 2010 Salı

"Bihter'in silahı gelmişmiş"


Töbeee bismillah yaaa..Ondan da kusur kalmayak yanii..

Gaziantep'te bir silah dükkanının vitrininde aynen şöyle yazıyormuş: "Bihter'in kendini vurduğu silah gelmiştir..."
Haber Sabah yazarı Yüksel Aytuğ' un köşesinden..

Ne deyim yurdum insanından ticaret zekası fışkırıyor, amanıın eccük sakının üzerinize gelmesin...

Eeee arkadaş da haklı bir nevi..

Türk insanında marka bağımlısı adındaki muazzam damarı bulmuş, girmiş bu türlü..

1 Ağustos 2010 Pazar

Filipinler'de köpek dilenci


Ülkenin başkenti Manila'da dilencilikten gelir elde etmeye çalışanlar halkın ilgisini çekmek için köpekleri kullanıyormuş..

Amanınnn ne tatlı olmuş bunlar...Veeee yazık dilenciliklerine buncağızları alet edene...

UNUTMA

Öleceğimiz son günden bugüne bir perspektifle bakacak olsaydık,kararlarımız çok farklı olurdu.(Leadbeater)